metinkulunk_nurculuk_paralel_feto_manifesto_manset_1

METİN KÜLÜNK’TEN FETÖ’YÜ VE RİSALELERİ TAHRİF EDEN NURCULUK İÇİNDEKİ “SIZMALARI” ÜZECEK ÇIKIŞ

MUSTAFA AYDIN

DOSYATV / ÖZEL HABER

AK Partili Metin Külünk, Risale-i Nur’ların FETÖ ve onların güdümündeki bazı isimler tarafından tahrif edildiğini vurgulayarak, devleti Risale-i Nur’ların orijinallerini bularak o haliyle basmaya davet etti. Külünk, sosyal medya hesabından yaptığı çıkışta, Türkiye’nin küresel sisteme karşı verdiği mücadelede kendisine dayanak noktası olacak eserin Risale-i Nur’lar olduğunu vurguladı. Külünk, Risale-i Nur’ların Nur cemaatlerinin içine sızmış protestan mantıklı tahrifçilerin elinden kurtarılması gerektiğini söyledi:

“Ancak Fetö sızdığı diğer yapılar üzerinden sürece müdahil olmaya devam ettiği noktasında derin şüpheler vardır. Risale-i Nurların ilk yazıldığı saf haliyle okunması ziyadesi ile önemlidir. Esas da budur. Bu noktada Bediüzzaman Said-i Nursi’nin şahitliğiyle yazılan Risale-i Nurların kendisini bulmak ve de muasır Protestan mantıklı tahripçilerin elinden kurtarmak Devlet otoritesinin mutlak düşünmesi gereken bir konudur.”

Fetö unutulmasın ki; bir Sâbiîleştirme projesidir ve de ilk olarak Risale-i Nurlar üzerinden Dünya’da tek dinci yaklaşımımın önünü açmak için hareket etmiştir.
Özellikle Hristiyanik referanslar üzerinden yapılan yorumlarla ayet ve hadislerle özlerinden koparılıp Pavlus’çu anlayışa göre tevil edilen Risale-i Nur en başta Said-i Nursi’ye zulümdür.
Üstadın eseri Risale-i Nur buna asla rıza göstermez.

24, 25 ve 26’ıncı dönem AK Parti İstanbul milletvekilliği yapan Metin Külünk’ün sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımlar şöyle:

Anadolu İrfanının Tevhid Mücadelesi ve Şeytanların Tahrif Hareketleri.

Anadolu irfanının Haniflik mücadelesi ve Sâbiîliğin tahrif hareketleri anlaşıldığında her adımımız daha bir anlam kazanacaktır.
İnsan ve kainatın fıtratına savaş açmış Babil ve Firavun odaklı Sâbiîlik kavramı temelli bir güç ile karşı karşıyayız.
İnsan fıtratını cinsiyetsizleştirerek, tahrip edip artık “insan öldü” deyip sentetik insanın Tanrıcıklığını ve iktidarını hazırlamak peşinde olan bu aklın+

+anlaşılması Türkiye’nin verdiği mücadelenin binlerce yıllık tek Tanrı inancı temelli varlık ve yeryüzünde hakkı hakim kılacak küresel düzen mücadelesi çok daha kolay anlaşılacaktır.
Son 200 yıldır batı uygarlığının galibiyet psikolojisi ile tarihimize,vatanımıza, değerlerimize saldırının asıl sebebi budur.

Dünya’da finansal askeri ve siyasi gücü kontrol eden akıl Sâbiîlik kontrolünde peşindedir.
Bu yapı hayatın ve de dini inançların ve ideolojik tüm yapıların içinde kendini ya iktidar ya da kontrol eder hale getirmiştir.

Stratejilerini en önemli değer,”değer yerine konan izafi kavramlar üzerinden değersiz kılınarak”ifsat edilmiştir.

Edilmeye de devam edilmektedir.
Tıpkı Hazreti İsa,
Hazreti Musa üzerinden yönettikleri operasyonlar gibi.

Dünyadaki ifsat ve tahribat yapısı odakları”doğanın fıtratını ve insan fıtratını”saldırının ana hedefi haline getirmiştir.
İnsanlık tarihi zaten Habil-Kabil ekseninde,Adem’in yaratılışı, Şeytanın bu yaratılışa itirazları ile başlayan mücadelenin tarihidir.
Günümüzde bu şeytanî tahrif hareketi,
insan fıtratını hedef alarak
sentetik,
cinsiyetsiz,
devletsiz ve de milletsiz insan, ailesiz toplumu amaçlamakta, nihayet insaniyetin ölümünü ilan etmeyi arzulamaktadır.

Bu hareketle, tanrılaştırdıkları insan aklıyla ortaya çıkardıkları yapay zekâ esaslı sentetik insana yeryüzünü teslim ederek modern Firavun sisteminin tesisine gayret etmektedirler.
Yeryüzünde Hanifliği tasfiye etmek isteyen güçlerin en stratejik hedeflerinden biri Türkiye’dir.

Çünkü Türkiye, Hanifliğin yani Nemrut’a ve Sabiîliğe karşı tek ve Ehad olan Allah’a râbıtalı irfanın merkezidir.
İslâm dünyasını teslim almak isteyenler,

Kuran’a Kur’ân, Resûlullah’a ise Resûlullah üzerinden operasyon kurdukları paralel kanallarla saldırmak için tıpkı Tevrat ve İncil bahsindeki gibi muharref bir kulvar inşâ etmenin peşindeler. Ancak bu hamleleri her seferinde boşa düşüyor.

Bahsettiğimiz bu tahrif hareketinin şebekelerinden biri de Fetö’dür. Ama sadece Fetö değildir dikkat! Fetö,doğrudan Kur’ân’ ve Sünnet-i Seniyye’yi tahrif plânı dâhilinde kanunsuz,kuralsız bir din inşâ ederek o dini Peygambersiz, Kur’an’sız meşrulaştırma çabası içerisine girmiştir!

Binaenaleh, Fetö doğrudan inancımıza,medeniyetimize yönelik bir saldırıdır.
Fetö, bir tahrif hareketi olarak bu operasyona şirkin karşısında Tevhid mücadelesinin asrımızdaki Alim ve mücadele isimlerinden Said-i Nursî’nin Risalelerini fasit teviller tahrip ederek işe başlamıştır.
Bu iyi anlaşılmalıdır.
Çünkü Said-i Nursî, iman ve insaniyet müdafaasının mücadelesini vermiştir.

Ve çektiği çilenin her bir zerresi iman ve insaniyet müdafaası için olmuştur. Ruhu şad olsun.
Risale-i Nurları tahrif eden bu yapının elinden Risale-i Nurlar kurtarılmıştır.

Bu arada DİB’mızın Risale-i Nurlara sahip çıkma hamlesi son derece değerlidir. Ancak Fetö sızdığı diğer yapılar üzerinden sürece müdahil olmaya devam ettiği noktasında derin şüpheler vardır.
Risale-i Nurların ilk yazıldığı saf haliyle okunması ziyadesi ile önemlidir.
Esasta budur.

Bu noktada Bediüzzaman Said-i Nursi’nin şahitliğiyle yazılan Risale-i Nurların kendisini bulmak ve de muasır Protestan mantıklı tahripçilerin elinden kurtarmak Devlet otoritesinin mutlak düşünmesi gereken bir konudur.
Çünkü Risale-i Nur saf haliyle bu asrın iman ve insan merkezli sorunlarının çözümü esaslı telif edilmiştir.
O halde bunun yapılmasına ihtiyaç vardır.

Saf haliyle tekrar basılacak Risale-i Nurlar,Said-i Nursi ismiyle Said-i Nursi’nin #YaEhad/İhlas esaslı iman ve insaniyet müdafaası ve mücadelesini emperyalizmin Anadolu İrfanını eritmek Sâbiîliğin önününü açmak için kullanılacak bir vasıta haline getirilmesinin önüne geçilecektir

Risale-i Nurlar birilerinin sürekli ve özellikle de bazı Hristıyanik referanslarla tevil edilmesinin önü tamamen kesilecektir.
Anadolu irfanının en güzel örneklerinden biri olan ve tamamen Kur’an’a dayanıp ve Peygamberimizin sünnetine uygun olan zamanın ruhunun ve aklın iyi anlaşılması esaslı muhaffit yaklaşımlı Sâbiîleştirme çabasının tamamen önüne geçilecektir.

Fetö unutulmasın ki; bir Sâbiîleştirme projesidir ve de ilk olarak Risale-i Nurlar üzerinden Dünya’da tek dinci yaklaşımımın önünü açmak için hareket etmiştir.
Özellikle Hristiyanik referanslar üzerinden yapılan yorumlarla ayet ve hadislerle özlerinden koparılıp Pavlus’çu anlayışa göre tevil edilen Risale-i Nur en başta Said-i Nursi’ye zulümdür.
Üstadın eseri Risale-i Nur buna asla rıza göstermez.

Çağrımız; vatanına, milletine, bayrağına,
devletine sadakatten,çektiği tüm çilelere rağmen asla ödün vermeyen Said-i Nursî’nin has,
15 Temmuz şuuruna sahip emperyalizme karşı Kuva-yi Milliye ruhuyla bu ülkenin bağımsızlığına+
ve Anadolu irfanının insanlık için ifade ettiği mananın şuurunda olan has talebelerinedir.
Risale-i Nurların bütün tercümeleri ilk hali bulunarak gözden geçirilmeli ve orijinalleri ile eşzamanlı, saf hâliyle yayınlanmalıdır.

Biliyoruz;Risale-i Nurlar üzerinden Anadolu İnsanımıza, Hanif Milletimize, Bayrağımıza, Devleti Ebed Müddeti anlayışımıza Emperyalizmin içerdeki ve dışarıdaki ifsat komitelerince operasyon çekilmesine vatansever Risale-i Nur mensuplarının asla izin vermeyeceğidir.

Biliyoruz ki Üstad Kuva-yi Milliye’nin yanında ve de mandacılığın karşısında bağımsız Türkiye’den yana oldu.
Biliyoruz ki;
Bediüzzaman çile çekti amma asla Devletine silah çekmedi çektirmedi. Emperyalizmin Anadolu’ya işgaline karşı Kuva-yi Milliye’nin yanında oldu.

O halde;
İhlas erbabı Risale-i Nur bağlıları, Risale-i Nur’ların tahrif edilerek, Hristiyanlık dinine yorumlanmasına izin vermeyeceklerinden eminiz.

“MUTLAK VEKİL” İDDİALI HÜSNÜ BAYRAMOĞLU, BİR FETÖCÜ İLE CANLI YAYIN YAPTI

MASKE DÜŞTÜ: “FETÖCÜ YASİN” GÖRÜNDÜ! FETÖCÜ YASİN AKDENİZ DOSYASI YENİ ŞAFAK’TA!

TAHŞİYE DAVASININ KRİTİK ŞAHİDİ MUSTAFA AYDIN NİÇİN HEDEFTE? FETÖ’NÜN AMACI BİDEN DESTEĞİYLE DAVAYI TERSİNE ÇEVİRMEK!

https://www.dosyatv.com.tr/haberler/erdogana-sikayet-edilen-nufuz-simsari-siddik-erikli-nurcularin-lideri-husnu-bayram-ekibinden-cikti/