DOSYATV / ÖZEL HABER

FETÖ’nün MİT TIR’ları skandalından sonra Odatv yeni bir skandala imza attı. Libya’da şehit olan bir MİT mensubunun kendisine ve ailesine ait özel bilgileri ifşa etmesinden sonra yazı işleri müdürü Barış Terkoğlu’nun gözaltına alınmasıyla başlayan tartışma sürüyor. Türkiye’nin Suriye’deki varlık-yokluk mücadelesine tepki gösteren ve bir anda “barış pıtırcığı”na dönüşen malum kesim, şimdi de milli güvenliği ilgilendiren bir konuda skandalın merkezi Odatv’yi korumaya çalışıyor. Tuncay Özkan ve o lobinin başını çekenler, “Bu gözaltı Türkiye de gazeteciliği suç sayan faşist kafaların ürünüdür.” diye paylaşım yaptılar. Ancak gözlerinden kaçan bir detay vardı. Dua etmeleri gerekiyordu ki, MİT sadece gözaltına aldırıyordu. Avrupa Birliği ülkeleri, ABD ve Rusya’da kırmızı çizgiyi aştığı düşünülen gazeteciler ya evinde ölü bulunuyor, ya da intihar ediyordu.

Son olarak Rusya Federasyonu’nun himayesinde Ukrayna, Libya ve Suriye başta olmak üzere dünyanın birçok yerinde askeri operasyonlar yürüten Wagner Group’u araştıran 3 Rus gazeteci Güney Afrika’da öldürülmüştü. MİT’in mülayim tavrının FETÖcüler başta olmak üzere Türkiye’de çok yanlış yorumlandığı anlaşılıyor. Mehmet Eymür başta olmak üzere bazı eski MİT mensupları ve “uzantı” olarak tarif edebileceğimiz medya odakları MİT aleyhine çok rahat propaganda yürütebiliyor.

WAGNER’İ ARAŞTIRDILAR VE ÖLDÜLER

30 Temmuz 2018’de ajanslar bir son dakika haberi olarak Orta Afrika Cumhuriyeti’nde belgesel çeken 3 Rus gazetecinin ölü bulunduğunu duyuruyordu. Rus TASS ajansı, ölenlerin Orhan Cemal, kameraman Kiril Radçenko ve yapımcı Aleksandr Rastorguyev adlı Rus vatandaşları olduklarını açıkladı. Rus medyasında yer alan iddialara göre, öldürülen gazeteciler Rus paralı asker grubu olarak bilinen “Wagner” ile ilgili bir belgesel çekimi için bir süredir Orta Afrika Cumhuriyeti’nde bulunuyordu. Gazeteciler, araçlarıyla hareket halindeyken, kimliği belirsiz kişilerce durdurularak öldürülmüşlerdi.

ULFKOTTE, “CIA’YE ÇALIŞAN ÇOK TÜRK GAZETECİ VAR” DEDİ, ÖLÜ BULUNDU

Satılmış Gazeteciler adıyla Türkiye’de de yayınlanan bir kitap yazan gazeteci Udo Ulfkotte, kendisinin de bir dönem içinde bulunduğu istihbaratçı-gazeteci çetesini deşifre etmişti. “CIA’ye çalışan çok Türk gazeteci var, ben de CIA’ye çalıştım” diyen Ulfkotte  Ocak 2017’de Almanya’da otel odasında ölü bulundu! Uzun yıllar boyunca Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi için çalışan Ulfkotte, daha sonra serbest gazeteciliği sürdürmüştü. Ulfkotte, ABD istihbaratı CIA’nın ‘örümcek ağı sistemiyle’ satın aldığı gazetecileri deşifre ettiği kitabı Satılmış Gazeteciler ile biliniyordu. 2014 yılının Kasım ayında, Yeni Şafak’a, konuyla ilgili röportaj veren Ulfkotte, Türkiye’den de pek çok gazetecinin Alman istihbaratı BND ve ABD istihbaratı CIA’e çalıştığını söylemişti. Ulfkotte, CIA yanlısı kuruluşlardan Atlantic Bridge’in yıllıklarında son on yılda görülen isimlerin “CIA’in Türk dostları” olduğunu ifşa etmişti.

Siyasal analist Abdullah Çiftçi, “ABD/Avrupa’da ülkelerin sırlarını ifşa eden, istihbarat projelerine zarar veren gazeteciler yargılanmaz genelde ölü bulunur. Örneğin Batılı gazetecilerin CIA tarafından kontrol edildiğini söyleyen, Satılmış Gazeteciler kitabının yazarı Udo Ulfkotte, Almanya’da ölü bulundu.” diye yazmıştı.

GAZETECİ KAŞIKÇI KONSOLOSLUKTA VAHŞİCE ÖLDÜRÜLDÜ, DÜNYADAN HÂLÂ SES YOK

Siyasal analist Abdullah Çiftçi, “ABD/Avrupa’da ülkelerin sırlarını ifşa eden, istihbarat projelerine zarar veren gazeteciler yargılanmaz genelde ölü bulunur. Örneğin Batılı gazetecilerin CIA tarafından kontrol edildiğini söyleyen, Satılmış Gazeteciler kitabının yazarı Udo Ulfkotte, Almanya’da ölü bulundu.” diye yazmıştı. Cemal Kaşıkçı S.Arabistan’ın Yemen’de çocukları taşıyan bir otobüsü vurduğunu yazıyor ve cenaze töreninin fotoğrafını Washington Post gazetesinde yayınlıyor. Husilerin füzelerine karşı Suudların 3 Milyon dolarlık ABD’nin Patriot füzeleri attığını yazıyor. Cemal Kaşıkçı Suudi Krallığının İran/Şia “Müslüman Değildir” fetvasını çıkartığını ve Lübnan Başbakanı Hariri’nin neden S. Arabistan’da “alıkonduğunu” vs yazıyor. Yani sadece Suudları değil ABD/İsrail projelerinin bölge için tehlikesini de yazmıştı. Gazeteci-yazar Cemal Kaşıkçı, İstanbul’daki Suud konsolosluğunda vahşice öldürüldü ve parçalara ayrıldı. Cesedinin hâlen nerede oldu bile belli değil. Dünyanın onun öldürülüşü ve parçalanışına ait ses kayıtlarını dehşet içinde dinledi ama Veliaht Prens Muhammed bin Selman açık azmettirici olmasına rağmen henüz harekete geçilebilmiş değil.