feto_ermeni_tasnak_manset_gulen_soykirim_1

ERMENİ SOYKIRIMI İFTİRASINI TANIDILAR: FETÖ’NÜN BİR TAŞNAK ALT ÖRGÜTÜ OLDUĞU TESCİLLENDİ

MUSTAFA AYDIN

DOSYATV / HABER-ANALİZ

Türkiye düşmanlığında sınır tanımayan FETÖ’cüler, son 6 yıldır sosyal medya platformlarında açık açık dile getirdikleri Ermeni Soykırımı iftirasını, resmi kuruluşları eliyle resmen tanıdı. Amerika’da yerleşik FETÖ iltisaklı Mozaik Vakfı (Multicultural Mosaic Foundation), sözde Ermeni soykırım iftirasını resmen tanıdı. Kuruluşun sayfasında, geniş açıklamanın yakında duyurulacağı yazıldı. FETÖ’nün son 6 yıldır Amerikan Kongresi nezdinde soykırım iftirasını kabul ettirmek için çalıştıkları zaten biliniyordu. Mozaik Vakfı’nın açıklaması ve sonrasında Pensilvanya’dan bunun aleyhinde herhangi bir açıklamanın gelmemesi ile Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) kripto bir TAŞNAK alt örgütü olduğu tescillenmiş oldu.

Mozaik Vakfı’nın resmi twitter adresinden yapılan açıklamada, “Bugün Gülen Hareketi’ne (Hizmet olarak da biliniyor) bağlı bir örgüt olan Çok Kültürlü Mozaik Vakfı Ermeni Soykırımı’nı tanıdı. Resmi açıklama. Yakında gelecek.” dendi.

İşte aralarında Abdullah Antepli, Yasin Kesen, İsmail Akbulut ve Hasan Cücük’ün de bulunduğu Mozaik Vakfı’nın duyurusunu paylaşan FETÖcüler

FETÖCÜLER ŞOKTA

Soykırım kararının resmi olarak kabul edilmesi birçok FETÖ’cüyü şoka soktu. FETÖ’nün Gazeteciler Yazarlar Vakfı yerine yurt dışında kurduğu New York merkezli Paylaşılan Değerler İttifakı (Alliance for Shared Values/AfSV), FETÖcülerin bu konudaki ısrarlı sorularına cevap vermezken, resmi açıklamaların yayınlandığı https://hizmetten.com/ sitesinde de konuyla ilgili “düzeltme” taleplerine olumlu cevap verilmedi. Bir kesim Mozaik Vakfı’nın twitter adresinin ele geçirildiğini ileri sürerken, diğer bir kesim ise yakın zamana kadar “Kongre nezdinde Ermeni soykırımı yok diyorduk, himmetler toplanıp dağıtılmıştı, şimdi ne oldu?” diye sordu. Soykırım iftirasını kabul eden bazıları ise Türkiye’deki davaları hatırlatarak, “Şimdi zamanı mı?” diye yazdı. Osman Şimşek, Herkül.org diğer mollaları ekleyerek cevap vermelerini istedi. 24 saat geçmesine rağmen herhangi bir cevap verilmedi.

İşte mesajlar:

YILLARDIR TASARI GEÇSİN DİYE UĞRAŞIYORLAR ZATEN

FETÖ’nün Ermeni Soykırım iftirasıyla ilgili mesaisi 2014’te başladı. O yıl sanki tasarı aleyhine çalışıyormuş gibi lanse edip TUSKON Başkanı Rızanur Meral başkanlığında bir heyetle ABD’ye gidip Ermeni  tasarısı konusunda çalışan en önemli isim senatör Robert Menendez’le görüştüler. O dönem kamuoyuna açıkladıkları şey, “soykırım tasarısı geçmesin diye çalıştık” şeklindeydi. Hâlbuki arka planda tasarı lehine çalışıp, gündemde olmayan konuyu zaten seçim yardımlarıyla ilgili yolsuzlukları medyaya düşmüş olan senatör Menendez’e maddi-manevi yardım yapma sözüyle gündeme aldırmışlardı. (Menendez’in usulsüz seçim yardımları konusundaki zaafı ve sabıkasını Amerikan Maliyesi o yıl içinde ortaya çıkarmış ve soruşturma başlatmıştı.)

Cemaatin ABD’deki çatı kuruluşu Türk Amerikan Birliği (TAA), 10 Nisan 2014’te 12’ye karşı 5 oyla kabul edilen Ermeni tasarısını hazırlayan ve ABD Kongresi’nden eleştiriler alan Senatör Robert Menendez’i özel olarak ağırlamıştı.  Yeni Şafak’ta o dönem yayınlanan bir habere göre tasarıyı hazırlayan Menendez, oylamadan bir gece önce TAA’nın gala yemeğine katılmış ve özel görüşmeler yapmıştı. O görüşmeler Türkiye medyasında yer almış ve büyük tepki çekmişti.

Eski bir Zaman gazetesi çalışanı olan Muhittin Danış da TUSKON’un davetlisi olarak ABD’deydi. Radikal’deki köşesinde (15 Nisan 2014), “Cemaat’e yöneltilecek belki en son itham Türkiye’nin çıkarları aleyhine çalışmak.” Diye yazıyordu. Halbuki şimdi daha da iyi görülüyor ki, FETÖ o dönem de özel görüşmelerle dışarıya başka görüntü veriyor içeride başka türlü çalışıyordu.

TERSİNE KAMPANYAYLA ÖRTMEYE ÇALIŞTILAR

O dönem Aydoğan Vatandaş ve Ünal Tanık’ın da aralarında bulunduğu FETÖcüler, “Ermeni soykırım iddiasını desteklediğimiz iddia edilerek iftira atılıyor” diye tersine kampanya yürütmeye çalışmıştı.

“TAŞNAKÇI” FETÖCÜLER SOYKIRIM İFTİRASINI ÇOKTAN TANIMIŞTI

FETÖ’nün firari gazetecileri, Bülent Keneş, Levent Kenez, Erkam Tufan Aytav, İhsan Yılmaz, Bülent Korucu, Abdülhamit Bilici, Ali Halit Aslantürk, Tuncay Opçin, Emre Uslu, Önder Aytaç ve diğerleri son birkaç yıldır Ermeni Soykırımı iftirasını yazılarında ve twitter sayfalarında defalarca dile getirdiler.. FETÖ’nün manevi oğlu Enes Kanter ise 2019 yılında Ermeni Soykırımı iftira tasarısına çekimser oy kullanan Müslüman kongre üyesi Ilham Omar’ı, soykırım iftirasını kabul etmediği için hedef göstermişti.

BÜYÜK KOPUŞLAR GELEBİLİR

Fetullah Gülen’in son yıllarda İsrail, Siyonizm, Haçlılar, Masonlar, Mısır diktatörüne övgü gibi açıklamalarını sürekli tevil etmeye çalışan ve çoğu bunalımda olan önemli bir kitlenin, Ermeni Soykırımı iftirasının resmen kabul edilmesinin ardından kopması bekleniyor. Sınav sorularının çalındığının muhalif FETÖcüler tarafından ilan edilmesi sonrası bu işlerin dışında kalan bir kitle twitter’dan büyük bir tepki dalgası oluşturmuş, Pensilvanya’nın açıklama yapması gerektiği konusunda baskı oluşturmuştu. Bu son gelişme konusunda bakalım Pensilvanya nasıl bir açıklama ile isyankâr kitleyi sakinleştirmeye çalışacak.

GÜLEN’İN ERMENİ SEVGİSİ NEREDEN GELİYOR?

Fetullah Gülen’in Kırklareli’nde bir vaizken 6 Mayıs 1965’te Ermeni Patriği Şnorkh Kalustyan’a bir mektup yazdığı da ileri sürülmüş, mektubun bir sureti gazetelerde yer almıştı. Gülen’in mektupta, “Çocukluk ve meslek hayatımda tanıdığım birçok Ermeni aile ve şahsiyet vardır. 1915 yılında Ermenilere yapılan büyük soykırımı lanetle yad etmeden geçemeyeceğim. Öldürülen ve katledilen insanlar içeresinde ne kadar büyük insanların olduğunu derin bir hassasiyetle okuyor, onları saygıyla anıyorum. Büyük Peygamberimiz Hz. İsa’nın çocuklarının Müslüman geçinen cahil insanlar tarafından katledilmesini esefle kınıyorum.” diye yazdığı ileri sürülmüştü. Bu mektubun dijital kopyası Adana’da Kasım 2019 tarihinde yapılan bir operasyonda bir FETÖ’cünün bilgisayarında bulunmuştu.

FETULLAH GÜLEN’İN PAKRADUNİ KÖKENİ MESELESİ

Fetullah Gülen, son 10 yıldır vaaz kılıflı örgüt bültenlerinde kendisine düşman olarak gördüğü kişileri Pakradunilikle suçluyor. Son olarak 8 Kasım 2015’te dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a yeniden “Pakraduni” (Ermeni görünümlü gizli Yahudi) demişti. Pakraduniler konusunu Türk medyasında ilk kez bir röportajla duyuran isim olarak  twitter adresim @tirsaktaci ‘den bir mesajla cevap yazmıştım. (O günlerde Irmak TV’de kovulmayı bekleyen muhalif bir editör olarak çalışıyordum. Bu tweet’in ardında da kovuldum zaten.)

“Pakradunileri 2006’da yazdık. (Böyle mühürleri hoyratça vuruyorsan dikkat et çift taraflıdır, sen de de izi çıkmasın!)”

Bu tweet üzerine yıllardır kovulmam için twitter’dan çağrıda bulunan Tuncay Opçin yine harekete geçmiş, polemik yaşamıştık. Gülen’in kökeni ve asıl inancıyla ilgili iddialar çok yönlü. Aytunç Altındal’a göre o bir “in pectore” statüsünde gizli kardinal. Bazılarına göre ise baba tarafından Pakraduni (Ermeni-Yahudisi), anne tarafından ise Şükrü Paşa’nın eşi vasıtasıyla soyu İspanya’ya kadar ulaşıyor. Soyuyla ilgili somut bir bilgimiz yok, ancak doğum tarihi bile şaibeli (1936-1938-139-1941-1942?) olan birinin inancıyla ilgili “somut” bilgilere ise sahibiz. Papa 2. Jean Paul’ü ziyaret ettiğinde sarf ettikleri, Papa’ya yazdığı mektuptaki ifadeler, “Haçlılar sizin kadınlarınıza dokunmamıştır, dokunmaz”, ya da “İsrail’in otoritesini dinleyecektiniz”, “Odessa’daki rahipler en doğrusunu biliyordur. Onların sözlerine tabi olunuz” gibi sözleri; ilave olarak Yahudi ve Hıristiyanların da “ehl-i tevhid” olup Cennet’e gidecekleri yolundaki söylemi onun asıl inancını ortaya koyuyor.

 

TAHŞİYE DAVASININ KRİTİK ŞAHİDİ MUSTAFA AYDIN NİÇİN HEDEFTE? FETÖ’NÜN AMACI BİDEN DESTEĞİYLE DAVAYI TERSİNE ÇEVİRMEK!

KİM BU ERMENİ İSYANLARININ ARKASINDAKİ PAKRADUNİLER?