mutercimler_rafet_balli_manset_

FETÖ’NÜN “ULAK”I EROL MÜTERCİMLER’İN PEÇESİNİ GAZETECİ RAFET BALLI DÜŞÜRDÜ

DOSYATV.COM / ÖZEL HABER

Doğu Perinçek’e Fetullah Gülen’le görüşme karşılığı “cemaat”ten 5 milyon dolar istemesini öneren ve 28 Şubat sürecinde FETÖ’nün Niagara adlı düşünce kuruluşunda seminerler veren Erol Mütercimler’le ilgili gelişmeler devam ediyor. 28 Şubat sürecinde “Gülen’le Perinçek’i bir araya getirmek lazım” diyen Erol Mütercimler’in bir kahve içme karşılığı Perinçek’e 5 milyon dolar istemesini tavsiye etmesinin yankıları sürüyor. Fizik öğretmenliğinden emekli binbaşı iken, “stratejist-kurmay subay” modunda sürekli “analiz kasan” ve devamlı kaos ve ara rejim korkusu yayan bir isim olan Erol Mütercimler’in Perinçek’e yaptığı teklifin en yakın şahidi gazeteci-yazar Rafet Ballı. Ballı, geçtiğimiz yıllarda gündeme gelen olayı yazdığı yazılarla ortaya koymuş ve Erol Mütercimler’in yalanlarını ve FETÖ ile ilişkisini tescil etmişti. Rafet Ballı, Perinçek-Gülen görüşme projesiyle asla ilgisinin olmadığını da konunun tarafları Perinçek ve Latif Erdoğan’ı şahit göstererek açığa çıkarmıştı.

Rafet Ballı, Aydınlık gazetesindeki yazılarında Erol Mütercimler’in FETÖ “aracılığı”nı ve “ulaklığı”nı 3 yazıyla tescilledi.

Ballı, peş peşe yazdığı 3 yazıda, Erol Mütercimler’in Doğu Perinçek-Fetullah Gülen görüşmesi için “niçin o kadar istekli” olduğunu sorguladı. Mütercimler’in kendisi hakkında attığı iftiraları bizzat olayın tanıkları Doğu Perinçek ve Latif Erdoğan’la görüşerek boşa çıkardı. Görüşme karşılığı Perinçek’e 5 milyon dolar istemesini isteyen Mütercimler’di, “Hocamızı reddetmişsiniz” diyen Mütercimler’di. Ayrıca, FETÖ’nün o dönem kurduğu think tank-düşünce kuruluşu Niagara’da çalışmak için aylık 5 bin dolar maaş talep eden de “Kemalist” Mütercimler’di. Bu bilgiyi Rafet Ballı’ya veren de olayın muhatabı Latif Erdoğan’dı.

Rafet Ballı’nın Aydınlık gazetesinde 28-29 ve 30 Ekim 2018 tarihlerinde seri olarak yayınlanan yazılarını tek tek inceleyeceğiz:

***

Ballı, 28 Ekim 2018 tarihli yazısına “Mütercimler-1: Bu yazıya dört yıl cevap veremedi” başlığını kullandı.

İşte Ballı’nın ilk yazısı:

Mütercimler-1: Bu yazıya dört yıl cevap veremedi


Gazeteci-yazar Rafet Ballı

Önce: Bir özür. Aman yanlış anlaşılmasın.

Erol Mütercimler’den değil elbette.

Özürüm okuyuculara.

Çünkü: Birkaç gün “özel” gibi takılacağım.

Bu kişiye layık olduğu cevapları vereceğim.

***

Fakat: Yine de söyleyeyim.

Yazıların sonunda net anlaşılacaktır.

Aslında: Mesele fazlasıyla politik.

***

“Nereden çıktı bu konu diyebilirsiniz.

Anlatayım efendim.

İlk tartışma 2014’te yapıldı.

Konu:  Fetullahçıların bir girişimi.

Fetullahçıların Gülen ile Doğu Perinçek’i görüştürmek istemeleri.

***

Perinçek bunu Habertürk’te anlatıyor.

Söyledikleri bütün gazetelerde şöyle yer alıyor.

“1996 yılında Latif Erdoğan ve arkadaşları ziyaret ettiler. Gülen ile aynı fotoğraf karesine girmem istendi. Kabul etmedim. Orta Çağ’dan kalan, Cumhuriyet’e karşı bir yapı. Ertesi gün Samanyolu TV’den emekli bir subay aradı. ‘5 milyon liradan başlar görüşmeniz, kahve içmeniz’’ dedi. Kabul edenleri de söyledi. ‘Seçimde (size) para lazım’ dedi”  (8 Aralık 2014).

Perinçek, o subayın adını da Ulusal Kanal’da açıkladı: Erol Mütercimler (9 Aralık 2014).

***

Mütercimler kendince cevap vermeye çalışıyor.

Hiç ilgim olmadığı halde… Benim adımı da karıştırıyor olaya.

Niçin bu yola tevessül etti?

Nedenini hâlâ bilmiyorum.

***

Yurt dışındayım o sırada. Gecikerek öğreniyorum durumu.

Hemen cevap yazdım (13 Aralık 2014).

***

İşte 4 yıl önce kaleme aldığım yazı:

“Mütercimler’in açıklamasını Oda TV’de okudum (9 Aralık 2014).

Benimle ilgili kısmı için söylüyorum…

Söyledikleri ‘yanlış’ bile değil. Baştan sona yalan… 

***

Önce medyadaki tartışmayı yorumsuz özetleyelim.

Konu ne: Fethullahçıların Perinçek’e 5 milyon dolar teklif etmesi.

Ne karşılığında: Perinçek’in Gülen’le görüşmesi, medyaya ortak fotoğraf vermesi şartıyla.

Mütercimlerin rolü: Bu görüşme teklifini getirmesi.

Rafet Ballı’nın rolü: Mütercimlere göre, her nasılsa, Fethullahçıların Perinçek’le görüşme isteğini ilk gündeme getiren kişi!

***

Gelelim Mütercimler’in açıklamasına. Diyor ki:

‘Rafet Ballı bana ‘Bu Fethullahçılar Doğu Bey’le görüşmek istiyorlar, ne diyorsun?’ dedi.’

Bakın şu işe! Fethullahçılar Perinçek’le görüşmek istiyor!

Nedense, kendi TV’lerinde program yapan Mütercimler’e değil bana geliyorlar!

Ben de talebi Perinçek’e iletmek yerine hemen Mütercimler’e koşuyorum!

Beyefendide fazlasıyla var ya! Biraz akıl satın alıyorum!

Mütercimler ‘Batı’da bu görüşme işlerinde milyon dolarlar var’ diye beni aydınlatıyor!

Fakat: Aldığım ‘Mütercimler aklı’nı kendim götürmüyorum. Paketleyip kendisine veriyorum yine.

Diyorum: ‘Bunu Doğu Perinçek’e söyler misin?’

Perinçek: 30 yıldır tanıdığım bir politik lider. Aracılı görüşüyorum.

Hem de Mütercimler gibi bir isimle!

‘Hem de’ diyorum. Çünkü: Perinçek, Mütercimler hakkındaki kanaatimi bilirdi.

‘Doğru’ için Mütercimler’i referans olarak görmediğimi de…

***

Şu ‘görüşme’ faslına gelelim.

Evet: Bir ‘görüşme’ konusu geçti. Fakat Mütercimler’in anlattığının tam tersi.

Yılını tam hatırlamıyorum. 28 Şubat sürecinin etkili olduğu dönem. 1998 olabilir.

Bir eski CHP Gençlik Kolları Başkanı, bir gazeteci ve ben yemekteyiz.

Cep telefonum çaldı. Arayan Mütercimler.

Girizgâh: Memleket için çok gerekli…

Konu: ‘Doğu Bey’le Fethullah Gülen’i buluşturalım…’

Etkisini ve ciddiyeti artırmak için: Cemaat’ten etkin bir isimle birlikte olduğunu da ekledi.

Tam hatırlamıyorum, ‘Latif’ ya da ‘Harun’ olabilir…

***

Cevabım: Kısa ve net oldu.

‘Beni niye karıştırıyorsun? Senin de tanıdıkların var. Mesela Ferit İlsever. İstiyorsan gider konuşursun…’

Sonra ne oldu? Kim kiminle görüştü ya da görüşmedi? 

Takip bile etmedim.

Çünkü: Gazeteciliği aşan bir durum söz konusuydu. 

Özellikle uzak durdum.

(Bugünün notu: Perinçek’le bile ilk defa yeni konuştum. İhtiyaç duymadım. Çünkü olayla hiç ilgim yoktu.)

***

Mütercimler’in söylediklerinde hiç doğru yok mu?

Hakkını teslim etmek lazım. Aktardığı bir konunun yarısı kesinlikle doğru.

Açıklamasında diyor ki:

‘Beni Rafet Ballı aradı. Fethullahçı bir kanalda (Samanyolu TV) yayınlanan programda çalışmamı eleştirdi. ‘Senin orada ne işin var’ dedi. Ben de herhangi bir gelirimin olmadığını, maddi nedenlerle orada çalıştığımı söyledim.’

***

Bir: Eleştirdiğim doğrudur. 

Fakat telefonda değil. Yüzüne söyledim.

‘Görüşme’ mevzusunun geçtiği günlerde değil. Ondan aylarca önce.

İki: Cevabı çok başkaydı

Yani, ‘işsizlik, parasızlık’ falan hiç gündeme gelmedi.

STV’de çalışmasını başka ‘gerekli’ nedene bağladı.

Üç: Gerekçesini Mütercimler’e değil, kendime saygımdan ötürü yazmayacağım.

Çünkü ‘özel’ bir konuşmaydı. 

Yayınlanmak üzere yapmamıştım.

***

Mütercimler neleri örtmek istiyor?

Bir: Gülen cenahının Perinçek’e ucunda para olan bir teklifte bulunduğunu.

İki: Kendisinin de buna aracılık yaptığını.

Sonuç: Mütercimler o gün Gülen’i koruyordu:

Maalesef: (Değişmesini) İsterdim. 

Bugün de değişmemiş.”

***

Evet: Cevabım böyleydi.

Mütercimler ne yaptı?

Neredeyse 4 yıl sustu (tam 3 yıl 10 ay).

Usulen bir tekzib bile gönderemedi.

Yalanı savunacak hali kalmamıştı.

***

Sonra: Bir şeyler oldu.

Mütercimler, iftirasını yeniledi.

Önce: (Yine gecikerek öğrendiğim) Meltem TV’de (18 Ekim 2018).

Sonra Habertürk TV’de (23 Ekim 2018).

Bu kez yalanla yetinmedi.

Yazık: Edebi iyice bozmuş bu kez.

Küfür de var, hakaret de.

***

Araştırma yaptım biraz.

Mütercimler’in sadece kendi itirafları da yetiyor ama…

Olayın birinci el tanıklarıyla konuştum.

Sonuç:

Perinçek’le Gülen’i buluşturma işi nasıl planlandı?

Mütercimler, aracılık yapmaya nasıl talip oldu?

FETÖ’nün başka bir işinde çalışmak için ne istedi?

Perinçek’e kurulan tuzak neydi?

Gülen, hangi başbakanla gizlice buluşturuldu?

Devam edeceğim…

 

BALLI’NIN İKİNCİ YAZISI:
MÜTERCİMLER’İ PERİNÇEK DE LATİF ERDOĞAN DA YALANLADI

Rafet Ballı, Erol Mütercimler’in sistematik yalancılığını ortaya koymak ikinci bir yazı daha yazdı: 29 Ekim 2018

Rafet Ballı, ikinci yazısında hem Doğu Perinçek’le hem de Latif Erdoğan’la görüşüp Erol Mütercimler’in yalan söylediğini ortaya koydu. 5 milyon dolar rakamını teklif eden Mütercimler’di. “Hocamız” diyen Mütercimler’di. Görüşmeyi ayarlamaya çalışan Mütercimler’di. Zaten 28 Şubat şartlarında bile “eski asker” olarak garip şekilde STV’de program yapabilen ve yine Fetullahçı örgütün Niagara adlı think tank-düşünce kuruluşunda seminerler veren Mütercimler’di. İşte Rafet Ballı’nın ikinci yazısı:

Malum: Konumuz Erol Mütercimler.
Dönem: 28 Şubat süreci. 1990’ların ortaları.
Doğu Perinçek’e yaptığı bir tavsiye var.
Tavsiye şu: Fetullah Gülen’le görüşmeyi kabul et.
Karşılığında da 5 milyon dolar iste.
***
Nereden biliyoruz bunu?
Önce Perinçek açıkladı Tempo dergisinde (13.9.2006).
Yine 1990’ların ortaları.
Latif Erdoğan geliyor Perinçek’e.
Fetullah Gülen’le görüşmesini teklif ediyor.
***
Önerilen formül de şöyle:
“Siz onun ayağına gitmeyeceksiniz, o sizin ayağınıza gelmeyecek. Bir otel lobisinde buluşacak ve topluma diyalog ve uzlaşma görüntüsü verilecek. Güzel olmaz mı?”
Perinçek teklifi reddediyor elbette.
***
(Not: Latif Erdoğan kim?
O dönemde Cemaat’in “iki numarası” diye görenler var.
17-25 Aralık 2013 sürecinden önce Fetullahçılardan koptu.
Bugün Yeni Akit’te Cemaat karşıtı yazılar yazıyor.)
***
Görüşme sonrası.
İki-üç gün içinde bir telefon geliyor Doğu Bey’e… Arayan Mütercimler.
Perinçek’in Tempo’daki açıklaması aynen şöyle:
“‘Sayın Perinçek, Hocamı reddetmişsiniz’ dedi. O zaman (Fetullahçıların) Samanyolu TV’de çalışıyordu… ‘Böyle bir görüşme 5 milyon dolardan başlar’ dedi…”
Mütercimler, bir durumu iyi biliyor.
Aydınlık hareketi hep para sıkıntısı içindedir.
Oradan gedik açmaya çalışıyor kendince:
“Muazzam kaynak kazanırsınız, seçimler var önümüzde, partiniz büyük atak yapar” diyor.
Perinçek kapıyı kapatıyor: “Bunlar konuşulacak şeyler değil.”
Tempo’ya açıklamasında bir de not düşüyor:
“Latif Erdoğan, 5 milyon dolardan bahsetmedi. Paradan bahseden Erol Mütercimler.”
***
Bu açıklamaya Mütercimler’in cevabı ne oldu?
Hiç.
İtiraz mı etti?
Hayır.
Yalanladı mı?
Hayır.
Olaya Rafet Ballı’yı karıştırmaya çalıştı mı?
Hayır.
8 yıl sustu.
Ta ki, Aralık 2014’e kadar.
***
Tarih: 7-8 Aralık 2014.
Doğu Bey konuyu tekrar açtı.
Habertürk ve Ulusal Kanal’da.
Benzer açıklamalarda bulundu.
***
Mütercimler, konuşmak zorunda kaldı bu kez.
Söylediklerini yalanladı mı?
Hayır.
Tam tersine doğruladı.
Evet: Aynen söylemişti bunları.
***
İşte Mütercimler’in eski ve yeni açıklamaları.
“(ABD eski Dışişleri Bakanı) Kissinger’ın da talep edenlerle bu tür görüşmeler yaptığını ve karşılığında 5 milyon dolar aldığını söyledim.
Beraber kahvaltı edersiniz, görüşlerinizi anlatırsınız, fotoğraf çektirirsiniz. Bunun bedelini de öderler dedim.” (Oda TV, 9.12.2014).
Bugün de aynı görüşü savunuyor:
“Dedim ki, görüşsün. Kendisi de siyasetçi. Kamuya açık bir yerde, otel lobisinde görüşsün. Herkes görsün yani dedim, 5 milyon talep etsin. Hem Aydınlık’a yardım olur. Madem ki teklif onlardan geldi. Bak aynen bu.” (Habertürk, Akılda Kalan programı, 23.10.2018).
***
Fakat ufak itirazları vardı artık.
Bir: Rafet Ballı’nın ricası üzerine Perinçek’le konuşmuştu.
İki: 5 milyon dolar istenmesi, Cemaat’in teklifi değildi.
Mütercimler’in kendi şahsi görüşüydü.
***
Sürecin ilk bölümünü  dünkü yazıda anlattım.
Bugün olayın birinci el tanıklarını konuşturacağım.
Hiç ihtiyaç yoktu.
Ama yine de iki isimle konuştum.
Doğu Perinçek ve Latif Erdoğan’la.
***
Perinçek’e geçen hafta 4 soru sordum.
Aramızda, Gülen sizinle görüşmek istiyor diye bir konuşma geçti mi?
Size Gülen’le görüşün diye bir telkinde bulundum mu?
Latif Erdoğan size geldiğinde benim adım geçti mi?
Mütercimler’in iddiası şu: Perinçek’e dedim ki, Rafet Ballı istediği için size telefon açtım… Aranızda böyle bir konuşma geçti mi?
Perinçek 4 soruma da “hayır” dedi.
***
(Not: Perinçek’le sık sık görüşürüm.
Her hafta program yaparız.
Mütercimler’in iddiasını ciddiye almadığım için…
Geçen haftaya kadar konuyu sorma ihtiyacı duymadım.
İşi hakarete bindirince tavrım değişti.)
***
Latif Bey’le de görüştüm.
İznini alarak konuşmamızı kaydettim.
Yayınlayacağımı söyledim.
***
Sordum: Perinçek’le görüşme konusu nasıl başladı, nasıl gelişti?
L. Erdoğan: “O teklif benden gitti. O dönemde toplumda bir yumuşama süreci başlatalım düşüncesiyle, uçlardaki isimlerle görüşelim, kendimizi onlara anlatalım, Gülen’le mümkün mertebe görüştürelim noktasında bir düşünceydi o.”
“Bu düşünceler üzerine, Erol Mütercimler’le de görüştüğümü hatırlıyorum. Mütercimler’e, Perinçek’ten bir randevu alabilir mi diye sordum. O da alırım dedi. Ben, o aldı biliyorum randevuyu. Araya kimi vasıta koydu, koymadı bilmiyorum. Bir ay sonra bize Doğu Perinçek’ten randevu geldi.. 2-3 saat görüşmemiz oldu…”
Not: Yaşar Kemal’le, başka isimlerle de görüşmeyi planlıyorlar.
***
Soru: Perinçek hangi gerekçeyle reddetti Gülen’le görüşmeyi?
Cevap: “Fikir ve düşüncede uyuşmazlık… Gülen’in CIA ajanı olduğunu söyledi…”
***
Bunlar da kendimle ilgili sorular.
Soru: Perinçek’le görüşme sürecinizde Rafet Ballı adı hiç geçti mi?
Cevap: “Hiç hatırlamıyorum.”
Soru: Size gelip aracı olacağım diye bir şey söyledim mi?
Cevap: “Yok yok…”
Soru: Beni tanıyor muydunuz?
Cevap: “Hayır tanımıyorduk.”
Soru: Siz bana gelip, Perinçek’le görüşmek istiyoruz, bize yardımcı olun diye bir teklifte bulundunuz mu?
Cevap: “Sadece Mütercimler’e, ona söylediğimi hatırlıyorum. Onun dışında ikinci bir insanla bu konuyu konuşmadık zaten.. Sadece bir kişi daha vardı o sırada… Siz değilsiniz o. Doğu Perinçek’le aynı apartmandayız dedi…” (24.10.2018 tarihli görüşmemizden).
***
Not: Enteresan bir husus.
Hem Cemaat’le iç içe. Hem de Perinçek’le aynı apartmanda oturuyor?
Kim(di) acaba?
***
Şimdi bugünü özetleyelim.
Dün, 4 yıl önceki yazımı tekrar yayınladım.
Kendi tanıklığımı ortaya koydum.
4 yıl cevap veremedi orada anlattıklarıma.
Bugün de olayın asli iki insanını konuşturdum.
***
Ortaya çıkan şu:
Mütercimler baştan beri sürecin içinde.
Durumu Latif Erdoğan’la istişare etmiş. Perinçek’ten randevu almaya kendisi talip olmuş.
***
Sonuç: Rafet Ballı’nın olayla hiçbir ilgisi yok.
Yani: Mütercimler maalesef hem yalan söylüyor.
Hem de edebi bozmuş. Küfürler, hakaretler savuruyor.
***
Şunun altını da çizmek lazım.
Bir an için varsayalım ki, Mütercimler’in iddiası doğru.
Doğu Bey’e telefon etmesini ben söylemiş olayım.
Neyi değiştirir bu?
Perinçek-Gülen görüşmesi için niye bu kadar istekli?
Masaya 5 milyon dolarlık “yem” koymayı da ihmal etmiyor.
Bu tamamen onun fikri.
O gün de, bugün de bu fikri savunuyor.
İşin esası da bu.
***
Ama asıl önemlisi başka.
Mütercimler’in gerçek niyeti neydi, kesin bilmiyorum.
Ama, yaptıklarıyla Doğu Perinçek’e tuzak kurdu aslında.
Onu da yarın anlatayım.

BALLI’NIN ÜÇÜNCÜ YAZISI: MÜTERCİMLER, PERİNÇEK’E 5 MİLYON DOLAR ÖNERMİŞ,
KENDİSİ DE CEMAATİN THINK TANK KURULUŞUNDAN AYLIK 5 BİN DOLAR İSTEMİŞ!

Gazeteci-yazar Rafet Ballı, Aydınlık’taki yazı dizisinin üçüncü bölümünde (30 Ekim 2018) Erol Mütercimler’in Perinçek-Gülen buluşmasını sağlamak için neden o kadar istekli olduğunu sorguladı. Mütercimler, görüşmenin “niçin kamuya da açık olmasını”, fotoğraf da çektirmelerini istemişti. Ballı, ayrıca, Latif Erdoğan’ın kendisine cemaatin o dönem kurduğu think tank kuruluşunda çalışması için Erol Mütercimler’e teklif götürdüklerini, Mütercimler’in kendilerinden 5 bin dolar istediği için işbirliğinin devam etmediğini aktarıyor. Yani, Mütercimler’in Fetullahçı yapıyla ilişkisi “Kemalist” ve “laik” kimliğinden değil, istediği maaşın “fâhiş” bulunmasından dolayı “cemaat” tarafından devam ettirilmiyor.

Mütercimler 3: Perinçek’e 5 milyon dolar tuzağı

Olay aslında fazlasıyla sade. Erol Mütercimler’in hiç değiştirmediği görüşleri şöyle:
Bir: Doğu Perinçek, Fetullah Gülen’le görüşsün.
İki: Bir otelde ve kamuya açık şekilde.
Ortak fotoğraf çektirsinler.
Üç: Karşılığında Cemaat’ten 5 milyon dolar istesin.

Mesele bundan ibaret.
Mütercimler o gün de böyle düşünüyordu.
Bugün de fikrinde bir değişme yok.

İnsan sormadan edemiyor.
Bir: Mütercimler, Perinçek’in Gülen’le görüşmesinde neden bu kadar istekliydi?
İki: Niçin, “aman kamuya açık olsun… fotoğraf da çektirsinler” diye yönlendirmeye çalıştı.
Üç: Ve şu meşhur “5 milyon dolar” yemi…
Neden, olayı hep paraya bağlamaya çalıştı?

O zamanki adıyla: Ortada bir “Cemaat” var.
Cumhuriyet, Atatürk düşmanı bir cemaat.
Amerika’nın Türkiye’deki Gladyosu.
Hedefi: Türk devletini ele geçirmek.

Mütercimler ne yapmaya çalışıyor?
Gladyo’nun başındaki isimle…
Yani Fetullah Gülen’le Perinçek’i buluşturmaya çalışıyor.

Olsaydı, buluşma kimin işine yarardı?
Cevap: Elbette, FETÖ’nün.
Sorulabilir, “neden” diye.
Hatırlansın: Dönem, 28 Şubat süreci.
Perinçek o sırada sıkı bir kampanya başlatmış.
“Devrim kanunları uygulansın” diyor.
Öne çıkardıkları: Cumhuriyet, Atatürk, laiklik.
Talebi: İrticanın ezilmesi.

Fetullahçıların hesabı ne?
Perinçek’le görüşerek: “Diyalog”, “hoşgörü” mesajları vermek…
Cemaat için: “Ilımlı”, “zararsız” görüntüsü oluşturmak.
Yani: Yakalarına “şirinlik” muskası takmak.
Bir de, Perinçek gibi bir “düşman”larını yumuşatmak.
Maliyeti: 5 milyon dolar.

Hatırlansın.
Perinçek’in başında bulunduğu hareketin özelliği ne?
FETÖ olayını en erken… Ve en ısrarlı gündeme getirmesi.
Konuyu 1970’lerde ele almaya başladı..
1990’larda kampanyaya dönüştürdü.
Yani: Perinçek’i yumuşatmak… Fetullahçılar için anlaşılır bir hesaptı.
İşte Mütercimler bu hesaba alet oldu.
Soruyorum: Bilerek mi, bilmeyerek mi?

Düşünelim.
Perinçek, Mütercimler’in tavsiye ve telkinlerine uysa…
Gülen’le görüşmeyi kabul etseydi…
Hele bir de,  5 milyon doları istese…
Ve de alsaydı…
Hatta vermeseler bile…
Sonuçları neler olurdu?
Perinçek’in siyasi hayatı…
Cumhuriyet ve Atatürk savunuculuğu…
Emperyalizmle, irticayla mücadele çizgisi ağır yara alırdı.

Cemaat’in böyle bir hesap yapması normal.
Ya Mütercimler?
Onun hesabı neydi?
Asıl “komplo”… Asıl “tuzak” bu değil mi?

Bu, işin siyasi yönü.
Bir de ahlaki boyutu var.
Mütercimler’in “para”yla…
“Para”nın kaynağıyla ilgili ölçüleri fazla geniş.

Soruyorlar: Niçin Fetullah’ın televizyonunda program yaptın?
Cevabında çok rahat: “İşsizdim, param yoktu…”
“Kemalist” Mütercimler’den gençlere örnek davranış modeli şu:
İşsizsen, paran yoksa…
Cumhuriyet, Atatürk düşmanı bir örgütün televizyonuyla iş yapabilirsin!

Aynı şekilde. Fethullahçılar Perinçek’le görüşmek istiyor.
Aklına sadece “para” geliyor.
5 milyon dolar öderlerse niye olmasın?
Örgütün hesabı, beklentisi ne?
Önemsizdir. “Dolar” varsa, gerisi teferruattır.

(Bir parantez açalım.
Fotoğraf meselesini biraz açalım.
Şu, Perinçek’le Gülen’in birlikte fotoğraf çektirmesi konusu.
Mütercimler her açıklamasında altını çiziyor.
“Halka açık bir yerde konuşun… Herkes görsün ama…”
Herkes nasıl görecek?
Kameralar, foto muhabirleri orada olacak tabii.

İşin can alıcı noktası da burası zaten.
Fethullah Gülen’in ihtiyacı Perinçek’in fikirlerini dinlemek değil.
Zaten o da biliyor herkes gibi.
Onun ihtiyacı “görüntü”: Bakın biz ne kadar uyumluyuz…
Perinçek’le bile diyaloğa açığız…
Amaç: Cumhuriyetin bağışıklık sistemini uyuşturmak.

Düşündürücü bir örnek var.
Pek bilinmez.
Gülen, başka görüşmeler de yapar o günlerde.
Dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz’la da buluşur.
Perinçek’le planlandığı gibi açık değil ama.
Gizlice.

Soralım: Niçin kamuoyuna açık değil?
Çünkü: Gülen’in ihtiyacı “görüntü” değildir bu kez.
Görüştüğü devlettir.
Devletten talebi de “dokunulmazlık”tır.
Burada fotoğrafa değil…
Devlet organlarının tenbihlenmesine ihtiyacı vardır.)

“Dolar” meselesiyle devam edelim.
Mütercimler, “Dolar”dan başkasını para saymıyor.
Maaş deyince aklına “dolar” geliyor sadece.

Bir örnek.
Latif Erdoğan… 1990’larda Cemaat’in “iki numara”sı.
Geçen hafta anlattı.
Tarih: 1997 ya da 1998.
Cemaat’in Akademi Vakfı’nın başında.
Vakfın amacı: Cemaat için stratejiler geliştirmek.
Mütercimler de büyük stratejist diye biliniyor.
Latif Bey, Vakıf’ta çalışması için teklif götürüyor ona.

Bir tahminde bulunun.
Cevap ne oldu acaba?
Mütercimler eski bir deniz subayı.
Kendisini Kemalist olarak tanımlıyor.
Dönem, 28 Şubat süreci.
Adeta askerin sözcülerinden biri gibi dolaşıyor.
Cemaat ise: 28 Şubat’ın temel hedeflerinden biri.

Mütercimler’de duraksama yok.
Kabul ediyor Cemaat’in teklifini.
Tek bir şartla: Ayda 5 bin dolar maaş istiyor.
Karşılığında: Cemaat için strateji dosyaları hazırlayacaktır.
Sonuç?
Cemaat “hayır” diyor bu kez.
Yüksek buluyorlar fiyatı.
Soru: Fethullah’tan maaş almak…
Onun için strateji dosyaları hazırlamak hangi Kemalist ilkede yazıyor?

Bir not: Mütercimler beni tehdit etmiş!
 “Taksim’de, bir iş hanında beni birileriyle bir araya getirdi. Sonra, onu söylerim.  Balıkçı hayatta. İnsan içine çıkamaz hale gelir o çocuk” (Meltem TV, 18.10.2018).

Zahmet buyurmasın, ben açıklayayım.
Gizli değildi.
Konu şu: 28 Şubat’ın ilk ayları.
HEP eski milletvekili Sırrı Sakık…
Eski İstanbul İl Başkanı Kemal Parlak, Mütercimler’le görüşmek istediler.
Benden rica ettiler.
Tanımadığım bir-iki kişi daha vardı.
Taksim’de onlara ait bir büroda buluştular.

Ne mi oldu?
Daha çok Mütercimler konuştu.
Hakkını teslim edeyim: Doğru şeyler söyledi.
“Kötü” bir şeyse niye geldi?
Bugün olsa yine yaparım.

Ayrıca ekleyeyim.
Ben eski bir gazeteciyim.
Kürt meselesi uzmanlık alanım.
HDP’den pek çok tanıdığım var.
Zaman zaman oturur karşılıklı değerlendirmeler yaparız.

Sadece HDP ile değil…
Avrupa’ya gittiğimde örgütün konferanslarını izlerim.
Değerlendirmelerimi söyler…
Değerlendirmelerini dinlerim.
Ve de yazarım.
Yazı arşivime bakılırsa en az 25-30 yazı vardır.

Fazlasını söyleyeyim.
Şahsi kanaatimdir:

Devlet, PKK örgütünü yakından izlemeli.

Bunun için uygun temas kanallarını açık tutmalı. (Tabii pazarlık için değil)

Evet, gündem fazlasıyla yoğun.
Kişisel gibi görünen bu tartışmayı ben başlatmadım.
Açık ve galiz bir saldırıya uğradım.
Cevap vermek zorunda kaldım.
Son söz: Cumhuriyetimiz daim olsun…

***

İLGİLİ HABERLERİMİZ

 

FETÖ ADINA PERİNÇEK’E 5 MİLYON DOLAR TEKLİF EDEN STV ÇALIŞANI: EROL MÜTERCİMLER!

FETÖ ADINA PERİNÇEK’E 5 MİLYON DOLAR TEKLİF EDEN STV ÇALIŞANI: EROL MÜTERCİMLER!

EROL MÜTERCİMLER DOSYASINI AÇIYORUZ! MÜTERCİMLER, FETÖ’NÜN THİNK TANK’INDA NE İŞİN VARDI? – DosyaTV.com (dosyatv.com.tr)

FETÖ ADINA PERİNÇEK’E 5 MİLYON DOLAR TEKLİF EDEN STV ÇALIŞANI: EROL MÜTERCİMLER!